31 Aralık 2011 Cumartesi

hasta oldum derdune


hasta oldum derdune
oku bağa yasini
gün boyunca ağlayupta
silesun gözyaşını.



30 Aralık 2011 Cuma

efsane


kuzey afrika'da ünlü kartaca şehrini kuran güzel prenses
şehrine uğrayan bir prense aşık olur
zeus'un emriyle prens kartaca'yı terk edince kendini öldürür..

efsane bu şekilde. ingiliz şarkıcı dido'da günümüz müziğinin efsanelerinden..




riva kalesi


insan
tarihe kızar
tarih insana

insan
tarihe küser
tarih not düşer






 

arıtaşından riva deresi


arıtaşı'ndan bakıldığında hala güzel görünüyor.
bir yandan dere kenarlarındaki sazlıkları yok etme çabaları,
diğer yandan organik tarım bahanesiyle oluşturulan hafriyat döküm sahası.
sus payı verilen idareciler

yine de iyi dayanıyor

29 Aralık 2011 Perşembe

aşk


hayatının geri kalanını birisiyle geçirmek istediğini fark ettiğinde
hayatının geri kalanının bir an önce başlamasını istiyorsun.



şehirlerin şehri istanbul


şehirlerin şehri istanbul..
niye aşığız sana...



gökova - 2


mekansızlığın derin mavi ve yeşile konu olduğu mekan GÖKOVA..
seneler sonra gittiğimde yine aynı güzellikte bulmam paha biçilemez.



istanbul


çamlıca tepesi eteklerinden istanbul'a bir bakış.
gökdelenler bir bir yükselmeye devam ediyor.
boğaziçi köprüsü de hayli yaşlanmış..

28 Aralık 2011 Çarşamba

güzellik

baba rus ve polonyalı
anne hollandalı, alman ve fransız melezi olunca
böyle bir şey çıkıyor ortaya

kendi göğünde tek yıldız


sol, geniş kalabalıkların refahını, ışığa kavuşturulmasını, fizik ve moral kalkınmasını ister. sabırsızdır, gençtir. zafer uğrunda birçok fedakarlıkları göze alır. tecrübesizdir. devrimin ve büyük reformların bütün haksızlıklara son vereceğine inanır. sağ, sayıya değil değere önem verir. daha önce kazanılmış hakların devamını ister. kalabalıkları yok sayar, vesayet bulundurulmalarına taraftardır. yerleşmiş kuvvetlerle oynanmasına razı olmaz, karamsardır. devrimlerin faydadan çok zarar getireceğine inanırlar. insan, bazı bahislerde sağdır, bazılarında sol. bu itibarla bu kelimeleri aşmak lazım

cemil meriç

gökova


"roma'yı gör de öl, gökova'yı gör de yaşa" demiş halikarnas balıkçısı...
bende "gökova'yı gör de, kalbinin yarısı orda kalsın" derim..



27 Aralık 2011 Salı

milimetrik mutfak


Ben dahil kimisine göre yemek yapmak zor zanaattır, ince işçilik ister. Böyle düşünenlerdenseniz bu milimetrik kesme tahtası tam size göre. En keskin bıçaklara karşı bile son derece dayanıklı tasarımıyla dilimleme yeteneğinizi hızla geliştirebilir, uzunluk ölçüsüne dayalı yemek tarifleri yaratabilirsiniz.


Şimdiden kolay gelsin ve afiyet olsun!





açılmaz o kapı


bazen de bir kapının önünde durursun, terliklerinle
ama hiçbir zaman açılmaz o kapı





26 Aralık 2011 Pazartesi

the big lebowski - 2


büyük filme devam

bazen kendine pay çıkarmak içinde "bu olay çok derin" diyerek (deyim yerindeyse sıkarak) bir şeyler koparmaya çalışıyor. ahbabın hayatı polisiye olaylar içerisinde bir bowling salonunda geçiyor. onun bütün derdi elden gidecek penisi. olayı çözmek için çaba harcadığı tek sahnede porno yapımcısının kağıda karaladığı şeylerin ne olduğuna bakıyor.
onda da ortaya kocaman bir penis çıkıyor. aslında coen biraderler seyirciye pek güzel ayarı veriyor.


sessiz ve sakin işleyen mükemmel mizahı ile eşsiz bir filmdir. bu film intikam, gözyaşı, dram, komedi, seks, polisiye ne ararsan onu barındırır.

24 Aralık 2011 Cumartesi

kış günü riva


soğuk kış günü bir riva manzarası

22 Aralık 2011 Perşembe

ilginç tasarımlar - 1

Bu sıradışı havuz, Dallas’ ta faaliyet gösteren Joule otelinin bir parçası



 
Leandro Erlich’ in çalışması. Yemeyip yatası geliyor insanın



Psat Design’ın çalışması. Düşecekmiş gibi duran akvaryum..




Spagetti yerken karşılaşılan zorlukları giderme amacı taşıyan bu icat, 1955 yılında piyasaya sürülmüş ve tarihin gülümseten icatları arasındaki yerini almış


Her bakıldığında zamanın nasıl hızlıca geçtiğini hatırlatan saat tasarımı. Igor Vig’in fikri.





paylaşım için Birsen'e teşekkürler

soğuk


riva plajından kıyıda köşede kalmış bir kare.

21 Aralık 2011 Çarşamba

20 Aralık 2011 Salı

mini'nin 50. yılı



işte efsanevi mini’nin 50. yılı..

19 Aralık 2011 Pazartesi

çıplak ayaklı diva


afrikanın egzotik ama fakir ülkesi cabo verde’li cesaria evora şöhreti 50 yaşından sonra yakalamıştı. yıllarca yoksulluk içinde bir yaşam sürmüş, hayatını barlarda şarkı söyleyerek kazanmıştı.
nadiren verdiği söyleşinin birinde neden çıplak ayaklı diva adıyla anılmayı seçtiği sorulduğunda, “ dünyanın fakir halklarıyla dayanışmak için sahneye çıplak ayakla çıktığımı söylüyorlar, ama bu doğru değil. cabo verde’ de herkes böyle dolaşır” diyordu. barlarda söylediği dönemde ücret alamadığında konyak ve viski veriyorlardı para yerine; bu yüzden alkol ve sigaraya fena halde alışmıştı. alkolü son yıllarda bırakmasına rağmen sigaradan vazgeçemiyordu. cesaria evora’nın o gün özel hayatına dair bize verebileceği tek sır “ben karmaşık bir insan değilim, tek yaptığım sahneye çıkıp şarkılarımı söylemek” cümlesiydi.

kendisiyle tanışmam; neredeyse tüm şarkıcıların söylediği “besame mucho” ile olmuştu. iş sanat’a gelmesine rağmen zaman bulup gidememiştim. dünyaya ve bizlere güzel şarkılar bıraktı ve sessizliğe doğru yolculuğa çıktı.

yolun açık olsun “çıplak ayaklı diva”

17 Aralık 2011 Cumartesi

the big lebowski - 1


arsız bir dedektiflik filmi. karmaşık olaylar zinciri ve bunların tam ortasında kendi halinde, kıçı yerden kalkmayan, gözü bowling dışında bir şey görmeyen bir adam. haa bir de odasını toplu gösteren halısı var. bu karmaşık olaylar içerisinde, aslında olayları çözmek için hiç çaba harcamayan bir adam. adeta olaylar onun için çözülüyor. sürekli taraflar gelerek ona bir şey anlatıyor. o sadece onları elinde white russian ile dinliyor.

1998 yılında vizyona giren ve bir anda hayatımın filmi statüsüne kavuşan bir film.
bundan sonra filmle ilgili paylaşımlarım olacak.


16 Aralık 2011 Cuma

tea sub

çay fincanında yellow submarine
tea sub

beatles'in bir şarkısı vardır. 
1966 yılından kalma yellow submarine
ne harika bir şarkıdır o
john lennon'un kafasının dumanlı olduğu bir anda yazdığı söylenir
işte ondan esinlenerek tasarlanmış tea sub denizaltı çay süzgeci 
benim gibi tüm beatles hayranları için geliyor
bir yandan özel çay karışımınızı demlerken 
bir yandan da yellow submarine mırıldanmak 
sıkıcı iş hayatının stresinden kurtulmak için birebir.

metin oktay


galatasarayı galatasaray yapan değerlerden en birincisi...

taçsız kral metin oktay
tek aşkıydı GALATASARAY
senin gibi cimbomluyu unutur mu bu taraftar....

14 Aralık 2011 Çarşamba

dört köşe sınırsız eğlence: masa futbolu

dört köşe sınırsız eğlence: masa futbolu
masa futbolu dediğime bakmayın. biz "langırt" diyoruz. ilk gençlik yıllarımızın riva'sında yaz günlerinin en büyük eğlencelerinden biriydi. ruşen abinin çay bahçesinin arka tarafında derme çatma bir kulübenin yanında yine derme çatma bir masada oynardık.
  
iki masa vardı yanyana duran. biri eski, ama ustalık isteyen, her oynamak isteyenin başarılı olamadığı bir masa. top kaleye kolayca girmez, mücadeleyi daha da kızıştırırdı. diğeri daha yeni, ama acemiler için birebir, top kaleye girmek için bahane bile aramazdı 
biz hep eski masada oynardık. oynardık derken, ekipte belli : ben, bahadır, asım, birtan.. diğer oyuncular ikinci klasman. bahadırla bir takım olup, asım/birtan ikilisini yendiğimiz günler. bahadır kaleci ve defans oynarken, ben ortasaha-forvet oynadım. fırfır yasaktı bizim masamızda. bahadır yavaş ama çok teknik oynardı. ben ise çok hızlı. bazen top bile takip edilemezdi :)
eeee ne demişler. futbolda ayağına değil bileğine güvenenlerin yeri burası : langırt masası

kahvenizi nasıl alırsınız :)

kahve sipariş etme
ya da hazırlama konusunda
oluşabilecek kafa karışıklıklarını
sona erdirmek için

13 Aralık 2011 Salı

martı

bir martı gördüm
bembeyaz
kalbine küskün
boğazına düğümlenmiş haykırışlarının
cehennem azabı hüzünlerinin
acısını çeken bir martı gördüm
kayboldum
onun karanfilleri öpen gözlerinde
gördüm
aynada
bembeyaz bir martı
gördüm

11 Aralık 2011 Pazar

gitmek istersen


gitmek istersen yol senin olsun
kalırsan eğer buram senin olsun
içimde bir sıkıntı var
derdim büyük ama bilirim ki

10 Aralık 2011 Cumartesi

mutlu ölsün denizinde


ya ellerinde yaşar
ya dizinde o martı..
sen bir dalga ol da git

hep izinde o martı
hiç bırakma ne olur

 birgun çığlık çığlığa ölürse
mutlu ölsün denizinde


transformers



televizyonda bir buz hokeyi maçı izleyeyim dedim.
maçın sonunda aklımda kalan tek şey :

adam kaleci değil resmen transformers

6 Aralık 2011 Salı

off road yarışları












20 Kasım'da yapılan Riva Off/Road Yarışlarından naçizane çektiğim enstanteneler.
Çok keyifli geçen yarışları Murat-Buse ve Nero ile birlikte izledim..

bir istanbul güzelliği


adına şarkılar yazılmış
eski istanbul güzelliği
bence hala eski güzelliğini koruyor.

5 Aralık 2011 Pazartesi

bayrak dediğin



bir ülke bayrağından kaç ülke bayrağı çıkar acaba :)

rezervuar köpekleri



rezervuar köpekleri


sırf başlangıçtaki like a virgin şarkısıyla ilgili diyaloglar için bile seyredilebilir.

nutella

ağrı kesici, kas gevşetici, sinir yatıştırıcı, mutluluk hormonu...
hergün alınabilir tek yan etkisi kilo aldırabilir. 
tek kaşık aldığınız zaman sizi kimse nutella kavanozundan ayıramaz :) 
ama insana kattıklarının yanında bu kadar kusur kadı kızında olur.
kesinlikle tek başına yenmeli. waffle hariç. onunla da süper gidiyor.

Günün her saatinde nutella yiyebilme kapasitesine sahibim :)



bu da acil durumlar için :)

4 Aralık 2011 Pazar

maço


işte karşınızda anlı şanlı "maço"
dükkanda biraderin en büyük yardımcısı.
benim sesimi duyar duymaz, mama saatinin geldiğini anlayan,
açken 10 kaplan gücünde, karnı doyunca normale dönen bir canavar :)

yeni evim



yeni evim :)

aman dikkat



yeryüzünde yaşayan hiç kimse bana korku ve gerilim filmi seyrettiremez. 
tabi ki keyif alamadığımdan olsa gerek :) 
ama hannibal filminden bu replik hoşuma gitti.

"tilki tavşanın çığlığını duyunca, koşa koşa gelirmiş. ama yardım için değil..."





3 Aralık 2011 Cumartesi